Adını Sen Koy 296. Bölüm Detaylı Özeti 5 Mart Analizi

Adını Sen Koy 296. Bölüm Özeti

Bugün Adını Sen Koy 296. Bölümle ekranlardaydı.  En son bıraktığımızda Ayşe annesinin olduğu buluşma noktasına gelmişti ve olaya tepkisi merak konusuydu. Fakat beklenilen olmadı Ayşe fazla tepki vermedi sadece karşısında bir yabancı gibi siz diyerek konuşmaya çocukluğundaki o acı dolu hatıraları yeniden yaşıyormuş gibi annesinin yüzüne baktı.

Annesi ona sarılsa bile o eller annesini sarmaya cesaret edemedi ve sonuç olarak biran önce ordan ayrılmak istedi. Onu bu zor anında yine Zehra teselli etti. Konağa gelen fotoğrafları alan Bahşende yine istediğini elde edemedi çünkü fotoğraflar yine bulanıktı bu seferde şans Zehra’dan yanaydı. Ayşe annesini affetmek istemese de Zehra Jülide’nin ona verdiği çocukluk anılarıyla dolu olan kutuyu Ayşe’ye vermiş ve okumasını istemişti.

Böyle bir durumda Nihat’ta Ayşe’nin yanında ona destekti fakat Ömer yalnız ve her annesi aklına geldiğinde acı dolu çocukluğuna dönen Küçük Emrah modundaydı.

Asya’nın annesinin çekmecesinden aldığı Jülide’nin kutusu Ömer’i bir kez daha derinden yaralamiş ve geriye dönük bir travmaya sebebiyet vermiştir. Bu kadar acı ve zorlu çocukluk sonrası sevdiği kadını kaybetme korkusu Ömer’i içten içe yaralar. Ömer belli etmemeye calişsa da oda Zehra’yı Mehmet beyden kıskanıyordur.

Bu kadar kıskançlık modundayken birde Mehmet’in Zehra’ya çiçek yollaması işleri dahada bozar. Sabah’sa Kerem’den uzak durma kararı alır ve uygulamaya çalışır. Kerem’se Sabah’ın neden böyle davrandığını anlar ve düzeltmeye çalışır ancak Sabah kapıları kapatmıştır.

Bunun üzerine İdil’in son dakika gelip Sabah’ın canını yakıcı sözler söylemesi ve bunları Kerem’in duyması işin en iyi tarafıdır en azından kendi kulaklarıyla duyup olayı büyümeden kapatmıştır. Cevriye ise Aysel hanımla konuşacakken Hamiyet ve Şükran’ın gelmesi işleri zora sokar. Neyse ki bir sorun olmadan kalkıp giderler Salimin yanına.

Salim ise bu iş fazla sıktı deyince Cevriye rahat bir nefes alarak konağa döner. Ayşe ise annesinin biriktirdiği hatıralara bakarak ne kadar acı çektiğini bir kez daha anlar ve annesini affetmeye yakındır. Zehra ise hediyenin kendisine verdiği sütü Ömer’e götürür. Çok tatlı anlar yaşanır Ömer ise tam bir pinokyo gibi nasıl yalan söylesem derdine düşmüştür.

Zehra’nın onunla ilgilenmesi hoşuna gider fakat Mehmet beyin aldığı çiçeklerin odalarında olması onu dahada kızdırır ve yanlışla eli değmişte kırılmış gibi yaparak vazoyu kırar. Zehra yine her zamanki saflığı ile yazık çiçeklere diyerek alır.

Bu aralar konuşma muhabbet güzel gidiyor ama Mehmet beyin davranışı çok yanlış evli bir kadına çiçek gönderme nedir ya ben olsam direk kafa çakarım yani neyse. Bakalım Ayşe annesini affedecek ve bir kez daha konuşmak isteyecek mi? Peki Ömer buna nasıl tepki verecek? Kerem Sabah’la arasını düzeltip İdil’den kurtulabilecek mi? Bunları hep birlikte izleyip göreceğiz

Mehmet bey kara kedi
Araya geldi yine girdi
Daha yol katedemeden
Bizi yedi bitirdi

Kelimeler yetmez
Kıskançlık bitmez
Bu kadar maceradan sonra
Gelen artık gitmez

Sahalara dönüş olsun
Atılan gol olsun
Bu kadar kıskançlıktan sonra
Bir zahmet istediğimiz olsun

Zehra müge anlı sanki
Baho desen çakma çaki
Her yerden çıkıyor
Sayesinde iklimimiz oldu maki

Gözetleme kulesi
Maçtaki voleybol filesi
Hiç bitmiyor bu fanlarin
Nazo çilesi

Kitle iletişim aracı
Görsen muazzez abacı
Yolu açık olsun
Kullanan arabacı

Güzel bölümler geliyor
Bunu herkes biliyor
Güzel günlere merhaba diyelim
Bu is bu hafta bitiyo